Etiket: yazmak

Yaratıcı Yazarlık Atölyesi / 9-12 Yaş

Yaratıcı Yazarlık Atölyesi / 9-12 Yaş

HEMEN BAŞVURUN “Kemal Oruç ile Online Yaratıcı Yazarlık Atölyesi”nde yazarlık, anlatım ve doğaçlama becerimizi geliştiren çalışmalar yapıyoruz. Bu çalışmaları yaparken birçok sanat dalından yararlanıyoruz. Sürekli fikir üretiyoruz, usta yazarların eserlerini yorumluyoruz, öyküler yazıyoruz; bu öykülerin sunumunu ve doğaçlamasını yapıyoruz.   Süreç: 1. Aşama / 12 Hafta 

Sunay Ateşoğlu

Sunay Ateşoğlu

Sunay Ateşoğlu / Tida Yayınları

Çiğdem’in Günlüğü / Sunay Ateşoğlu

Çiğdem’in Günlüğü / Sunay Ateşoğlu


ÇİĞDEM’İN GÜNLÜĞÜ

Sunay Ateşoğlu

Çiğdem ilkokul öğretmeni Aliye Hanım ile lise fen bilgisi öğretmeni Murat Bey’in ilk çocuklarıdır. Aliye Hanım Trabzon’un elit mahallelerinden birinde iyi bir devlet okulunda öğretmenlik yapmaktadır.

Murat Bey genelde okuldan eve, evden okula gelen mazbut bir kişidir. Aliye Hanım ise statü düşkünü, disiplinli, kontrolsüz hırsı olan, dediğinin olmasını isteyen, zaman zaman agresif, alaycı ve egosu yüksek bir kadındır.

Çiğdem kendi halinde, kardeşi Elif ile iyi geçinen, uysal annesinin sözünden asla çıkmayan bir çocuktur. Bu yıl ilkokula başlayacakIr. Aliye Hanım Kızının doktor olmasını çok istemektedir. Çiğdem ise eve alınan gazetelere bakarak daha çocuk yaşta yazar olmanın hayallerini kurar. Zeki bir kızdır. Küçük yaşlarda okumayı yazmayı öğrenmiş kendince yazılar yazarak kardeşine okumaktadır.

Aliye Hanım Çiğdem’i kendi okulunda ve kendi sınıfında okutmaya başlar. Çiğdem ise annesinin sınıfında okumak istemese de sesini çıkartmaz, çıkartamaz.

80’li yıllar ülkenin köklü değişimlere girdiği yıllardır. Bu değişimlerden eğitim sistemi de nasibini almış ve artık aileler kız ve erkek olsun çocuklarının üniversitelerde okumasını arzu etmektedir. Bu istek ve talep okul eğitiminin yetersizliği neticesinde dershaneler gibi yeni bir ticari eğitim sistemini geliştirir. Artık öğretmenlerin ve velilerin iyi bir eğitim için yarış haline geçirdiği bir dönem başlar.

Günümüzde çocukları yarış atı haline getiren sistemin temelleri de bu yıllarda atılmıştır. Bu yıllar başarı, statü, hırs, rekabet, başkalarını devre dışı bırakma, kısaca vahşi kapitalizmin dünyayı sardığı gibi bizi de sarmaya başladığı yıllardır. Eğitim adı altında insani ve manevi değerler birer birer yozlaşmaktadır.

Aliye Hanım bir eğitimci olarak bu durumu erken fark eder. Bu yüzden Çiğdem’i küçük yaşlarından itibaren sıkı bir disipline alır. Çiğdem bu yoğun temponun içinde özgüvenden yoksun, annesi ne derse onu yapan, anne bağımlısı bir öğrencidir.

İlkokul birinci sınıftan beri okul birincisi olan Çiğdem bu yıl ilkokul dördüncü sınıftadır. Haliyle Aliye Hanım kızının başarısından dolayı haklı olduğuna inandığı bir gurur içerisindedir. Öğretmenler odasında artık Çiğdem’in başarıları konuşulur. Aliye Hanım Çiğdem konuşuldukça daha hırslanır, diğer öğretmen arkadaşlarının çocuklarının başarısızlıklarını alaycı bir dille dile getirmekten çekinmez, hatta zevk bile almaya başlar. Arkadaşları bu durum karşısında yavaş yavaş Aliye’yi terk eder. Aliye bu durumdan hiç rahatsız değildir. Çiğdem’i de arkadaşları annesinin bu tutumundan dolayı tek tek bırakır. Murat Bey de bu durumdan rahatsız olsa da sessizliğini bozmaz. Çiğdem’in hayatı sadece derslerden ibarettir. Derslerinden zaman bulunca da yalnızlığını ve çaresizliğini çok sevdiği günlüğünde ki yazılarında anlaIr.

90’lı yıllara gelinmiş, eğitim sistemi artık dershanelerin ve özel hocaların eline geçmiştir. Murat Bey de çocukların eğitim masraflarını karşılamak için boş vakitlerinde özel ders verir. Ev hanımı kadınlar bile kabul günlerinde, sadece çocuklarının dershanelerini, aldığı özel dersleri, gittiği okulları konuşmaya başlamıştır.

Çiğdem her yıl okul birincisi olarak liseyi bitirir. Üniversite sınavında da iyi bir derece yaparak annesinin istediği Hacettepe Tıp Fakültesi’ne girmeyi başarır. Aliye Hanım emellerine kavuşmuş olmanın sevinci ve gururu ile sağda solda kızının başarısına kendini de katarak egosunu tatmin etmeye devam eder.

Annesini memnun etmenin hazzını yaşayan Çiğdem’in içini annesi olmadan başka bir şehirde yaşamanın korkusu sarmıştır.

Aliye Hanım bu durumu daha önce düşünmüş ve planını yapmıştır. Hemen Ankara’ya tayin olmanın yollarını aramaya başlar. Her şeyi elde edebileceğine, önünde hiç bir engelin olmayacağına, olamayacağına kendini o kadar inandırmıştır ki her yolu denemesine rağmen tayininin bir türlü olmamasını kabullenemez. Agresifleşerek alaycı tutumunu daha da ileriye taşır. Kontrolsüz hırsın kendini ele geçirdiğinin farkında bile değildir.

Çiğdem Ankara’da günlerini yalnız geçirdikçe, annesiz de yaşam olacağını fark eder. İçinde kalan çocukluğunu yaşayamamış olmanın ıstırabını her gün günlüğünde tekrar tekrar paylaşır. Güzel ve alımlı bir kız olmuştur. Etrafında gençlerin kendisine dişiliğini hatırlatmaları hoşuna gider. Artık özgür bir bireydir. İlk önceleri ailesinin yanına sık sık giden Çiğdem derslerini bahane ederek yavaş yavaş ailesinden kopar.

Okulunun birinci sınıfını iyi derece ile bitiren Çiğdem’e kendisi ile aynı sınıfta olan Kağan ilgi duyar. Kağan yakışıklı ve bir kızın gönlünü nasıl çalabileceğini bilen kendinden emin biridir. İkinci sınıfta Çiğdem Kağan’la sevgili olur. Ailesinden görmediği sevgiyi ve ilgiyi Kağan’ da görünce, ona sıkı sıkı bağlanır. Çiğdem üçüncü sınıfa geldiğinde her ikisi de ailelerinden gizli evlenir. Çiğdem evliliklerin ikinci ayında Kağan’ın eroin bağımlısı olduğunu öğrendiğinde büyük bir şok yaşar. Kağan uyanık ve kurnaz biridir. Kısa zamanda Çiğdem’i de eroine alıştırır. Artık Çiğdem de Kağan gibi eroin bağımlısı olmuştur. Anne bağımlılığından koca bağımlılığına ve sonra eroin bağımlılığına…

Bir gün “Hani çocukluk hayallerim? Büyük bir gazetenin yazarı olacaktım. Ne oldu Çiğdem?” Diye sorar kendine. Bir anda kalkar. Her zamanki gibi sığındığı günlüğünü alır. Hiç durmadan yazar. Öncesini, yaşadıklarını, kinini nefretini hayallerini..

Gün geçtikçe de eroin bağımlılığı artar. Kağan’ın ailesi varlıklı olduğundan her ikisi de eroin parası bulmakta zorlanmaz. Aliye Hanım ise hala tayin için torpil peşinde koşarken, hasbelkader kızının evlendiğini ve eroin bağımlısı olduğunu öğrendiğinde, her şey için artık çok geçtir.

Çiğdem okulu da bırakmak zorunda kalmıştır. Bir gün dayanılmaz acılar içinde kıvranırken yıllardır yazdıklarını bir kitap haline getirmeye karar verir. En azından hayatta kendi istediği için, hayalleri için bir şey yapacaktır. Bütün günlüklerini bir çırpıda toparlar, roman haline getirip bir yayınevine sunar. Yayınevi romanını çok beğenir ve hemen basmak ister. 1. basım, 2. basım derken artık “Çiğdem’in Günlüğü” “best seller” olmuştur. Çiğdem romanında kimseye acımamış hayallerini çalan herkesi ve her şeyi ifşa etmiştir. Çiğdem’in Günlüğü sanki bir eroinmanın günlüğüdür.

Romanına hayatında iyi kötü her ne varsa yazar. Fakat intikamını aldığını ve bu güne kadarki sorunlarını yazarak çözmüş olduğunu sandığı her şey hala hayatının bir parçasıdır. Yatak odasına girer, yatağına uzanır. Uzun bir süre boş gözlerle, duvarları seyreder. Sonra kalkıp mutfağa gider. Sandalyeye oturur. Masanın üzerindeki eroinini hazırlar. Sorunlarını sadece yazmakla çözememiştir. Kendince hayata tutunacak başka bir dalı yoktur. Gücü tükenmiştir. “Şimdi gitme zamanı!” Hazırladığı son eroinle altın vuruş yaparken, sadece “Hoşça kal yalan dünya!” der.

17.06.2020

Görmek / Şeyma Eleroğlu

Görmek / Şeyma Eleroğlu

Öykü / Görmek / Şeyma Eleroğlu

Nur Nasuhoğlu

Nur Nasuhoğlu

Nur Nasuhoğlu yazıları…

Devrim Ege

Devrim Ege

DEVRİM EGE

SİYAH BEYAZ

Öykü

Hamlesini yapıp satranç tahtasının başından kalktı. Kahve almak için mutfağa geçti. Filtre kahve makinesi çalışırken mutfaktaki satranç tahtasının başına oturdu. Evde dört beş satranç oyunu ayrı ayrı mekanlarda sürüyordu. Böylece yalnızlığını örtbas etmeye çabalıyordu. Yalnızlıkla bir şekilde başa çıkabiliyordu da Müjdat olmadan olmuyordu; kırk yıllık dostu, olmazsa olmazı, onu en iyi anlayan, her şeye rağmen onu sevebilen tek insan… Devamı…

Elif Bademci

Elif Bademci

Elif Bademci yazıları…

Evren Karaahmet

Evren Karaahmet

Evren Karaahmet yazıları…

Sıkça Sorulan Sorular

Sıkça Sorulan Sorular

YARATICI YAZARLIK ATÖLYESİ

 

Yaratıcı yazarlık nedir?

Yaratıcı yazarlık, duyuların getirdiği imgeleri, daha önce kimsenin yapmadığı şekilde birleştirme ve ortaya bir edebi eser koyma anlamına gelir. Roman, öykü, oyun, senaryo, şiir ve deneme yaratıcı yazarlık alanına girer.

 

Yaratıcı yazarlık öğretilebilir mi?

Yazarlık öğretilemez. Ancak yazarlığı siz keşfedersiniz. Eğitim aldığınız kurum ya da kişi ise sizin yazarlığı keşfetmeniz için size rehberlik yapar. İyi bir kurum ya da kişi sizin motivasyonunuzu arttırır, size öğrenme ortamı sağlar, doğru yöntemlere ulaşmanız için yol keşfedersiniz. Siz kendinizi eğitmediğiniz sürece size dikte edilen bilgilerle yazarlık yapamazsınız. Özelikle eğitim kurumuna gidip verilen çalışmaları yapmadığınızda size verilen sertifikanın hiçbir işe yaramayacağını ve yazarlık yapamayacağınızı bilmeniz gerekir.

 

Yazmak için yetenek ne kadar önemli?

Herkes yazabilir; doğru bilgiyle ve düzenli çalışarak. Yazma becerisi, dilin özelliklerini bilerek; okuyarak, araştırarak ve düzenli yazarak geliştirilebilir.

 

Yaratıcılık nedir?

Yaratıcılık, çeşitli imgeleri daha önce kimsenin yapamadığı şekilde birleştirme ve ortaya işe yarar yeni ürün koyma yetisi demektir. Sanatta yaratıcılık ise karmaşıklaştırma değil, yalınlaştırmayla mümkündür. Özü en yalın biçimde anlatmak gerekir.

 

İmge ve imgelem nedir?

İmge; zihnimizde oluşan görüntü/fotoğraf, imgeleme; zihnimizde imge oluşturma, imgeler arasında ilişki kurma ve yeni düşünce/kavram üretme, yaratıcı imgeleme ise zihnimizde oluşan imgeleri matematiksel ve estetik formlarda kullanarak bir araya getirme ve somutlaştırma becerisidir. Yaratıcı imgelemeyle, farklı bakış açılarıyla, imgeler arasında yaratıcı ve yeni bağlantılar kurulur.

Gündelik yaşam içinde herkes imgeleme yapar. Bu anlık soyut imgelemeler/hayal kurmalar genellikle herhangi bir yaratıma değil, kavramlara ve anlamaya yöneliktir. Buna ‘tekrarlayan imgelem’ denir. ‘Yaratıcı imgelem’ ise daha çok bilimsel, sanatsal, edebi vb. tasarıma dönüktür, somutlaştırma vardır, geniş süreçte yapılır ve yeni buluşlar ortaya koyar. Örneğin; günlük konuşma içinde bir cümle kurmak tekrarlayan imgelemle, şiir yazmak ise yaratıcı imgelemle yapılır. Kavram soyut, imge ise somuttur.

 

Neden yazarız?

Toplumsal/evrensel ya da bireysel bir durumu/olayı/ hikayeyi anlatmak için, bir ürün ortaya koyup işe yarar olmak için, iz bırakmak için, gündemi yansıtmak için, ödev yapmak için, para kazanmak için ya da sadece sevdiğimiz için yazarız.

Kimisi hatırlamak için günlük gibi kendine özel metinler yazar, yazılanlardan kimsenin haberi olmaz. Kimisi sosyal medyada anlık yazar, yazılanı bir gün sonra kendisi de

başkaları da hatırlamaz. Yazı bir iletişim aracıdır. Bu nedenle çoğunlukla başkaları okusun diye yazarız. Bunun için hedef kitlemizin niteliklerini ve ihtiyaçlarını iyi bilmemiz gerekir.

 

Yaratıcı yazarlık eğitimleri size ne kazandırır?

Bu eğitimler, yaratıcı yazarlık atölyesiyaratıcı yazarlık kursuyaratıcı yazarlık dersleri ve yaratıcı yazarlık eğitimi gibi isimlerle yapılmaktadır. Bu tür eğitimlerde doğru bilgilere ve kaynaklara ulaşırsınız. Yapacağınız uygulamalarla kendinizi nasıl geliştireceğinizi öğrenirsiniz. Yazım tekniklerini öğrenir, zamanla kendi tekniğinizi geliştirirsiniz. Ayrıca edebi metinleri çözümleyerek okumayı öğrenirsiniz. Yazmayı keşfetme sürecinizde size danışmanlık yapılır.

 

Eğitimler ücretli mi?

Evet, ücretli. Ücretler hakkında detaylı bilgi için tıklayınız.

 

Nasıl kayıt olabilirim?

Ödemelerinizi TİDA’nın ETBİS’e (Ticaret Bakanlığı) kayıtlı resmi online satış sitesi (www.tidasanat.com.tr) üzerinden güvenle yapabilirsiniz. Daha sonra ilgili sayfadaki kayıt formunu doldurarak kaydınızı gerçekleştirebilirsiniz.

 

Görüntüm olmadan sadece sesimle katılabilir miyim?

Evet, katılabilirsiniz.

 

Bu atölyede daha önce yazmaya başladığım metinleri geliştirebilir miyim?

Birebir atölyede, daha önce yazmaya başladığınız öykü, oyun, senaryo, roman ve denemeleri geliştirmenizi sağlarız.

 

Yaratıcı yazarlık atölyesinde genel olarak neler yapılır?

Bu atölyelerde yazarlığa dair bilgiler verilir ve bu bilgiler yapılan yüzlerce uygulamayla pekiştirilir. Bir metni nasıl iyi bir şekilde yazacağınızı adım adım öğrenirsiniz. Atölye süresince yazdığınız her metin değerlendirilir ve onları geliştirmeniz sağlanır. Her çalışmada bir usta yazarın eseri incelenir. Böylece, yazma becerinizi iyileştirmek için, edebi metinleri çözümleyerek okumayı öğrenirsiniz.

 

Online yaratıcı yazarlık eğitimlerinde verim düşüyor mu?

Yüz yüze yapılan tüm kuramsal çalışmalar ve uygulamalar online eğitimde de yapılmaktadır. Online platformlarda bilgiye hızlı bir şekilde ulaşma ve sunum çeşitliliği konusunda teknolojiden yararlanmak yazarlık eğitimlerini çok daha verimli hale getirdi. Online atölyeler yüz yüze yapılan atölyelere göre daha ekonomiktir.

 

Yaratıcı yazarlık atölyelerinde konular nasıl işleniyor?

Bilgi verilir, bilgiyi pekiştirmek için alıştırma yapılır, sürekli yazılır ve yazılanlar değerlendirilir. Her derste bir usta yazarın eseri çözümlenir. Atölyede anlatım, uygulama, araştırma, tartışma ve yorumlama yöntemleri kullanılır. Her katılımcı çalışma sürecinde aktiftir ve fikirleriyle süreci zenginleştirir.

 

Atölye bitince ne oluyor?

İki aşama sonunda, tüm koşulları yerine getirmiş olan katılımcılara  bu atölyeyi tamamladığını gösteren ve referans belgesi yerine geçen bir katılım belgesi verilir. Yazdığınız eserleri nasıl yayımlatacağınız üzerine bilgi verilir. Ayrıca final öyküleri yazarının izniyle www.tidayayinlari.com.tr‘de yayımlanır.

 

İyi bir yaratıcı yazar olmak için ne okumalıyım?

Yazar ve Eğitmen Kemal Oruç‘un kaleme aldığı “Yazar Adayları İçin Kitap Okuma Rehberi“ni okumanızı tavsiye ederiz. Yazıyı okumak için tıklayınız.

 

İyi bir yaratıcı yazarlık eğitimini nereden alabilirim?

Size en uygun yaratıcı yazarlık eğitim programını seçmek için tıklayınız.

 

Size nasıl ulaşabilirim?

Web: www.tidayayinlari.com.tr

E-posta: tida@tidayayinlari.com.tr

Telefon: 0532 723 52 03

Online Yaratıcı Yazarlık Atölyesi

Online Yaratıcı Yazarlık Atölyesi

Bu online atölyede istediğiniz kurmaca metinleri yazabilmeniz için, temel yazım ve kurmaca tekniklerini öğrenmeniz, yaratıcılığınızı ve imgeleme becerinizi geliştirmeniz; böylece yazarlığı keşfetmeniz sağlanır.

Bu süreçte, anlatım, uygulama, araştırma, tartışma ve yorumlama yöntemleri kullanılır.